10.1.16

Muhteşem Yüzyıl - Kösem


Merhaba, ben Muhteşem Yüzyıl dizisini toplasanız beş bölüm izlememiş bir insanım. O güya çok efsaneleşen diziyi de sadece Okan Yalabık yani Pargalı için izlemiştim. Benim için bir diziden daha fazlası olamadı. Nötr kaldım. Tarihi böyle sapıtarak anlatmalarını da hep anlamsız buldum.

Her neyse Kösem dediler bir de bu diziye Kösem olarak Beren Saat'i getirdiler. Beni, benden aldılar. Beren Saat için kalbimdeki bu sevgi farklı bir boyuttadır. Bir fan girl olmak ya da ne bileyim taparcasına sevmek değil. Duruşunu, güzelliğini, oyunculuğunu seviyorum. İnsanlara mesafesini seviyorum. Aşka Sürgün ile başlayan Beren Saat hayranlığım her projesinde katlandı. Kösemi de izlerim diye düşündüm. Tabi benim bir Türk dizisini izlemem demek -istisnalar dışında behzat, kardeş payı gibi- diziden sadece belirli kısımları izlemek demektir. Yani özellikle üniversiteye geldiğimden beri çok izleyemiyorum. Bir Aşk-ı Memnu'yu delice izlemişliğimi inkar edemem.

Beren'in bir kaç bölüme olmayacağını öğrenince hevesim söndü. Esas kösem gelsin dedim. Zaten Hülya Avşar' tahammül etmek oldukça zor. Bir de Muhteşem Yüzyılda muazzam bir kadro varken Kösem'in kadrosuna zerre kadar özenilmemiş.

Reytingler sürünüyor diye yapımcı tutuştu ve ansızın Beren Saat diziye girdi. Ansızın diyorum izleyenler anlayacaktır. Bizim Anastasia bir bakıyorsunuz kapıdan askerlerin arasından Beren Saat olarak çıkıyor. Buradaki bu özensizlik için emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. Bir zaman atlaması yapmamışlar! Saçlarında bari renk değişimi yapın! Birbirinden alakasız iki insanı gözümüze resmen sokuyorlar.

İzleyenlerin bir diğer takıldığı nokta Beren'in aksanı. Oysa ben o abartılan aksanı görmüyorum. Benim kulağımı deli gibi tırmalamıyor. Bakışı ve duruşu ile karşımda bir Kösem görüyorum.

Hülya Avşar resmen hayal kırıklığı olmuş. Nebahat Çehre'yi arıyor gözlerim...

Neyse efendim Beren Saat ile dizi yükselişe geçti. Tabi bu diziyi zerre kadar umursamayan güya emekçi insanların bu gereksiz egoları ile 8. bölümde yine sonuçlar yerlerde. Bir kere düşünmek lazım. Senin dizinin izlenme sonuçları, berbat. Sen yılbaşı diye nasıl bölüm yayınlamazsın? Hadi yayınlamadın. Ey mübarek bu fragman kıtlığı nedir? Fragman yayınla ve reklam yap ki insanlar Kösem'i benimsesin ve merak etsin. Şuan aldıkları sonucun her bir zerresini hatta daha kötüsünü hak ediyorlar. Çünkü gerçekten tek amaçları para ve bunun uğruna zerre kadar özen göstermiyorlar. İzleyiciyi küçümsemekten başka bir şey değil.

Ve sinirlerimi bozan bir durum da tüm bu sonuçların Beren Saat'e yıkılmasıdır. Manşetler hazır; 'Beren kurtaramadı.' bunun gibi bir sürü haber başlığı türetecekler. Tüm yükü bir oyuncuya yükleyecekler. Beren bu durumdan umarım zararsız kurtulur. Bir tarafım yayından kalkmayı hak ediyor, diyor. Diğer tarafım Beren'i ve birkaç iyi oyuncuyu düşünüyor ki olay Beren'e kalacak.

Beren Saat ve Ekin Koç aralarındaki yaş farkına rağmen muazzam bir uyum içindeler ve bunu izlemezsem duramam. Abla - kardeş gibi diye söylenen alakasız yorumların aksine ben acayip bir uyum görüyorum. Beren Saat dediğin zaten bebek suratlı bir hatun nesi abla? diye sormak lazım. 

TİMS Yapım işleriyle genel de enerjim tutmuyor. Suskunlar, Bir Bulut Olsam gibi bir iki tane projesi haricinde genelde özensizlik onların işi oluyor. Bu yüzden şuan Kösem'i bu hale getirmelerine şaşırmıyorum. Bu sezon Poyraz Karayel gibi ilmek ilmek emek kokan bir diziyi izlerken aldığım keyif varken neden bu özensiz yapımı izleyeyim ki? Tek bir sebep yok aslında ama Beren Saat giflerini gördükçe en azından onun sahnelerini izlemek istiyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder